KORUYAMADIĞIMIZ KA-DIN-LA-RI-MIZ

Buldukları her fırsatta "Kadınlarımız herşeyimiz.. Onlar için ne yapsak az.. Onlar başımızın tacı" diyen müptezel bozuntularına en yüksek perdeden sesleniyorum;

-Sizde vicdan var mı?

-Ar var mı?

-Haya var mı?

-Utanma duygusu var mı?

-Allah korkusu var mı?

Bence yok..

Olmuş olsaydı, kadın ölümleri sıralamasında Kainat şampiyonu olmazdık.. Dikkat buyurun.. "Avrupa ve Dünya" demiyor, Kainat Şampiyonluğu’ndan bahsediyorum..

Aradaki fark çok başka, çok farklı, çok kahredici, çok ufalayıcı, çok azap verici ve çok utandırıcı..

Bu özel ve önemli gerçeğin "bile isteye" farkında olmayan, yalan bulamadıklarında doğruyu söyleyen, söylemek zorunda kalan hayasızların benim güzel ülkemde VAR olması, bana Muhammed Ali'den yediğim yumruk kadar ağır geliyor..

Neymiş efendim;

-Kadınlarımız başımızın tacı imiş..

-Onları koruyor, kolluyor, kalkan oluyormuşuz..

Onlara yapılanlar asla affedilmeyecek miş..

'Bir dolu yalan, bin dolu alavere, bir milyon dolu dalavere..

Bu utanmaz, bu arlanmazların utanmadan, sıkılmadan rahatça söylediği... Ortada duran gerçeği söylemekten imtina ettiği hakikati ben söyleyeyim;

-Kadınlarımızın ölüm sıralamasında "lider" olmasındaki en büyük pay, sizlerin sorumsuz tutumudur..

-Her fırsatta boş konuşuyor, boş atıp, boş tutuyorsunuz DA;

-Kadın ölümlerinin önü neden kesilmiyor ulan?

-Kadınlarımız her saat, her gün, her hafta, her ay neden ölüyor ulan?

-Kadınlarımıza kıyan şerefsizlere, omurgasızlara, hayasızlara, çapsızlara, çakallara, kansızlara, hıyar oğlu hıyarlarla neden DUR denmiyor, denilemiyor ulan?

-Kendini insan sanan bu vampirler kadınlarını neden katlediyor ulan?

-Sayı neden azalmıyor, artıyor ulan?

-Ulumalarınız neden durmuyor ulan?

Kadınlarımız başlarının tacı imiş..

Şuymuş, buymuş..

Yalandan kim ölmüş?