Bu günlerde bir ayrı heyecan yaşayan DAİMFED, Genel Merkezi Adana’da olmasına karşın, ilk kez federasyon olarak Ankara’da şube açacak.
Mustafa Karslıoğlu, 5 Ocak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sefa Saygıdeğer’e özel açıklamalarda bulundu. Sektörün federasyon çatısı altında toplanma sürecinin 2 yılı bulduğunu anlatan Karslıoğlu, şunları söyledi: “Gaziantep, Mersin, Kahramanmaraş, Osmaniye, Malatya, İstanbul, Nahçıvan, Suriye-Arap Cumhuriyeti, Irak, Bağdat, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olmak üzere aşağı yukarı hem bu bölgeyi kapsayan, hem de ulusal bazda sektörü tek çatı haline getiren bir federasyon oldu. Türkiye’de müteahhitleri tek çatı altında toplayan 4 federasyon daha var. Bu federasyonların dördü de, Karadeniz menşeili olup ilk defa Türkiye’de böyle bir üst çatı kuruluşunun bu bölgede olması bizi heyecanlandırdı. Bir de bu dört federasyonun biri İzmir’de olmak üzere diğer 3 tanesi Ankara’da genel merkezleri. Ama bizimkinin genel merkezinin Adana’da olması bizim için çok önemli. 28 Mayıs Çarşamba günü Ankara şubemizi açıyoruz. Hâlbuki federasyonlar Ankara genel merkezli olur, Adana’da şube açarlar. Biz tam tersine gidiyoruz. Çünkü bu bölge gerçekten sektörün ön planda olup da bugüne kadar sesini çıkartamayan bir topluluktu. Biz ekip olarak bunu sağlamış olduk. Federasyonumuzda 11 il, 4 ülke, bin 100 firma, 57 bin çalışanı olan devasa bir sektör temsilcisi haline geldi. Buradaki en önemli destekçilerimiz de yerel basınımız, ulusal bazda Youtube kanalında sürekli birlikte çalışmamız, TRT’nin bu işe çok önem göstermesi, ulusal bazda da ilk defa Adana’da genel merkezi olan sivil toplum kuruluşu oluşu. Bir de projelerimiz müteahhit önceliğinde olmayışı da federasyonumuzu ön plana çıkarttı diye düşünüyorum.”
“ÖNCE VATAN, SONRA VATANDAŞ, SONRA MÜTEAHHİT”
DAİMFED olarak temel şiarlarını Vatan, vatandaş ve müteahhit olarak tanımlayan Genel Başkan Mustafa Karsıloğlu, şöyle devam etti: “Bizim şiarımız önce vatan, sonra vatandaş, en son müteahhit. Bu, hem Mahalle Mahalle Kentsel Döşümü ile başladığımız süreçte, vatandaş odaklı, milli iradeye saygı platformunda yürütme kuruluşunda olan vatan odaklı, terör ve yüz kızartıcı suçlar hariç cezaevlerindeki 2 bin 300 mahkûmuna eğitim vermemiz, sektördeki işçi-usta açığını kapatma çalışmalarımız var. Okullar kapandığı zaman federasyonumuza bağlı tüm illerde, örneğin boyacılık ustalığında mahkûmlara eğitim verilecek. Vali Beyle, Başsavcımızla da görüştük, önümüzdeki okul kapanma aşamasında genel merkezimizde bu eğitimleri okullarda vereceğiz. Hem mahkûmlar boya ustalığını öğrenecek, hem de okullarımız boyanmış olacak. Mahkûmlar bu sayede topluma faydalı birey haline gelecek. Bu arada da öğrettiğimiz yer de okulun duvarları olacak, onlara da katkımız olmuş olacak.
Aynı zamanda federasyonumuz Denetimli Serbestlik Yönetim Kurulu üyesi. Böyle olunca bütün açık cezaevlerindeki tüm projelere ortağız. Halk dilinde kader mahkûmu dediğimiz insanları topluma kazandırırken sektörümüzdeki açığı da kapatmış oluyoruz. 16 meslek dalında bay ve bayan olmak üzere boya ustası, parke ustası, mermer ustası, ahşap ustası, vinç operatörü, elektron füzyon kaynak ustası, demirci ustası, kalıp ustası bunları sağlıyoruz. Çünkü istihdam konusunda Suriye tekrar hareketlenip, düzelip memleketine döndükleri için sektördeki meslek açıkları zaten bir sıkıntımız vardı bu iyice büyüdü. Bu açıkları ancak cezaevindeki mahkûmlardan tamamlıyoruz. Önümüzdeki günlerde Yüreğir’de Bağımlılık Köyü kuracağız. Yüreğir Belediyesi, Haziran ayında meclise sunacak bu teklifi. Bağımlılık Köyü projesi de yine Adalet bakanlığımızla ortak bir projemiz. Bu hem 16 meslek dalındaki yine altını çizerek söylüyorum, terör ve yüz kızartıcı suçlar, uyuşturucu suçları hariç kader mahkûmu dediğimiz insanları burada eğitim vereceğiz. Eğitim olmadığı günlerde de Bağımlık Köyü’ndeki eğitmen ve hocalarımız Yüreğir’deki işsiz gençlerimize de sertifika ve usta programı verecek. Bağımlılık değince aklınıza uyuşturucu ya da madde bağımlısı gelmesin. İşe bağımlılık, hayata bağımlılık, vicdana bağımlılık anlamında Bağımlılık Köyü kurulacak. Bu ismi de Adalet Bakanlığımız koydu. Bu proje sayesinde Adana ve ilçelerdeki işsizlik sorununu en aza indirecek, bize de istihdam konusunda destek olacaktır.”
“KENTSEL VE YERİNDE DÖNÜŞÜMÜ ÖNEMSİYORUZ”
Açıklamalarında TOKİ tarafından yapılan deprem konutları ve kentsel dönüşüm ile yerinde dönüşüm projeleri hakkında da detaylı bilgiler veren DAİMFED Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Kentsel ve Yerinde Dönüşümü çok önemsiyoruz. Adana’da 3 bin 200 müteahhit vardı, bu sayıyı 141 adete düşürdük. Bunların müteahhit sınıflandırılması yapıldı. Önceden birileri bir şirket kurup müteahhit olabiliyordu. Önüne gelen ben müteahhittim diyordu. Arsa sahipleriyle anlamsız bir anlaşma yapınca, bunun adı müteahhit oluyordu, şimdi bu yok. Teminat mektupları, yanındaki teknik personelleriyle, A sınıfından H sınıfına kadar belgelendirdik. Federasyonumuza bağlı yıkımcıları, hafriyatçıları bir belgeye bağlattık. Bu belgeleri Y-1, Y-2, Y-3 diye sınıflandırdık. Uzmanlık alanlarına, metresine göre de işlem yapılıyor. Şimdi hedefimizde hafriyatçılar var. İrili ufaklı hafriyatçıları birleşerek, konsorsiyum yaparak kurumsal bir kimliğe kavuşturmak istiyoruz. Hem Büyükşehir Belediyesi, hem de ilçe belediyelerimizle bizi ilgilendiren kısmındaki imar komisyonlarındaki aksiliklere müdahale ediyoruz.
Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (ATÜ) ve Çukurova Üniversitesi’nde, Genç DAİMFED ATÜ ve Genç DAİMFED Çukurova diye Mühendislik Fakültesi’nde okuyan öğrenci kardeşlerimizle resmi dernekler kurdurduk. Turgut Özal ve İnönü Üniversitesi’nde de Genç DAİMFED’imiz var. Şimdi Sütçü İmam Üniversitesi’nde, Gaziantep’te de kurulacak. Federasyonumuza bağlı tüm müteahhit birlikleri derneklerinde bunların kurulumları yapılıyor. Hedefimizde yine Adana genel merkez olmak üzere konfederasyona taşıyıp, en üst çatıyı da oluşturup bu serüvene son vermek istiyoruz. Artık tamamen sicil altına almak istiyoruz. Her ilin kamudan aldığı yatırım programı vardır. Genel merkezin Adana’da olması buraya dışarıdan gelen kamu projesini Adana’ya getirtebiliyoruz. Başka bir şehirde ihale kazanan firmalarla iletişime geçip bütün malzemelerini ve personel ihtiyaçlarını bu şehirden sağlanması gerektiğini söyleyip 150 milyon TL’lik bir ihale şehre katkı sağlıyor. Bunu 10 ile çarparsan 1,5 milyar TL yapıyor ve genel merkez oluşumuzdan dolayı, diğer illerdeki kişiler genel merkeze başvuruyor. Genel merkezin ayrı bir cazibesi ve bir ağabeyliği var. Mesela İnşaat Fuarını başlattığımız zaman genel merkeze bağlı iller Adana’ya gelmek zorunda kalıyor. Oteller doluyor, esnafımız kazanıyor. Dolayısıyla bir sektör temsilcisinin genel merkezinin oluşu her zaman o şehre katkı sunuyor ve bu da böyle bir lokomotif bir sektörse muazzam bir katkısı olur. Parayla pulla ölçülecek bir şey değildir bu. Bitlis, Bingöl, Muş illerimiz de DAİMFED’e katılacak, diğer ülkelerde de şubeler açacağız. Böyle olunca daha büyük bir güç haline gelecek. Buradaki tek serzenişimiz de, Adana’da böyle bir genel merkez varken herkesin taşın altına elini koyması lazım. İnsanlar eleştiri yapabilir ama bu da bir Karadeniz lobisinin örnek alınması gerekiyor. Şimdi Ankara’da şube açacağız. Ankara, Ankara olalı şube olmamıştır, hep genel merkez olmuştur. Bu önemli bir vurgudur. Burada rant olayı yok, tamamen gönüllülük. Sadece Karadeniz lobisine kızdığımız için çıktığımız bir yol aslında. Burada vatandaş kazanıyor, devlet kazanıyor, müteahhit kazanıyor. Kısacası herkes kazanıyor.”
