Sigara ve alkollü maddelere...

Her ay değil,

her hafta değil,

hergün değil,

her saat değil,

her dakika değil,

her saniye değil,

her salise ZAM yapan bir kafa (!) var.

Amaç ne?

Yani bunu yapan kafa (!) ne düşünüyor da bu yolu izliyor?

-İçilmesin istiyor.

-Uzak durulsun istiyor.

-Kötü bir şey olduğunun altını çiziyor.

İyi, güzel, hoşta...

-Düşünce doğru değil.

-İzlenen yol yol değil.

-Ve... Bu yol çok OT'lu bir yol.

.....

Tüketilmesin istiyorlar.

Tamam tüketilmesin, hatta "fizan kadar" uzağımızda olsun.

-Bunun yolu yordamı bu değil ki..

-Bu anlayış ve bu kofbakış, zararlı olduğunu söylediğiniz maddeleri tüketenleri tüketmez ki..

Hayatı boyunca alkolü ve sigarayı ağzına almamış biri olarak şu gerçeği hatırlatmak isterim:

-Samimi değilsiniz.

-Sahici değilsiniz.

-İnandırıcı değilsiniz.

-Düşünceniz de sağlıklı değil.

Söylediklerimin yalan, yanlış, safsata olduğunu düşünüyorsanız...

"Vakit bu vakittir" diyecek, vaadinizin arkasında duracak, mert davranacak, ben ve benim gibi düşünen milyonları ikna edeceksiniz ki, "inandırıcılığınız olsun."

Var mı böyle bir durum?

-Yok.

Var mı böyle bir duruş?

-Yok.

Bu yönde "adam gibi" atılan bir adım var mı?

-Yok.

Ne var?

-Boş atıp, boş tutmak var.

Bu kelamlarıma bir itirazınız varsa, meseleyi hepten bitirmekse maksadınız...

"O yürek bizde var" diyorsanız...

Bir paketin sadece ama sadece 13 tanesini içerdiğiniz, gerisinin "vergi olarak sizlere kaldığı" sigarayı, aynı pozisyondaki alkolü "yasakladım" deyin de göreyim sizleri.

Yapamazsınız, çünkü sizlerdeki YÜREK yerini KÜREK'e devretmiş.

Çünkü sizler sözünü ettiğim noktada noksanlıklarla dolusunuz.

Ve... Çünkü sizler darphaneyi tam da bu adreste kurup, orada para basıyorsunuz.

Varsa itirazınız: "SES verin."